-
1 bir gün bir gece
чэщ-зымаф -
2 bir gece düşünmek
v. sleep on it -
3 bir gece için olan
adj. overnight -
4 bir gece kalma
n. overnight stay -
5 felekten bir gece yaşamak
v. go on a spree -
6 felekten bir gece çalmak
make a night of it -
7 uykusuz bir gece geçirmek
v. spend a wakeful night -
8 bin bir gece
hezar û yek şev -
9 felekten bir gece çalmak
to make a night of it -
10 gece
1) ночьgeceleri - по ночам, ночамиgeceler hayır!, geceñ(iz) hayır! - спокойной ночи!geceniñ bir maalinde - среди ночиgeceniñ der vaqtınace - до поздней ночиgece işi - ночная работаgece qaranlığında - в ночной темнотеgece lampası - ночникaq geceler - белые ночиqutup gecesi - полярная ночьay yarıq gecesi - лунная ночьsağır gece - глухая ночьyuqusız gece - бессонная ночьuzun geceler - долгие (длинные) ночиyarı gece - полночь2) ночью, в ночное времяbir gece - а) одна ночь, б) однажды ночью -
11 gece
ночь (ж)* * *1.1) ночь; [по́здний] ве́черgeceleri — по ноча́м
geceyi çıkarmak — пережи́ть ночь, дотяну́ть до утра́
geceyi geçirmek — ночева́ть (где-л.)
gece gündüz — день и ночь, круглосу́точно
gece karanlığında — в [ночно́й] темноте́, под покро́вом но́чи
gece vardiyası — ночна́я сме́на
kutup gecesi — поля́рная ночь
mehtaplı gece — лу́нная ночь
2) вечери́нка, вече́рнее собра́ние2.şiir gecesi — ве́чер поэ́зии
но́чью, в ночно́е вре́мяbir gece — одна́жды но́чью
••- geceyi gündüze katmakgece gözü kör gözü — погов. рабо́тать но́чью - всё равно́, что рабо́тать вслепу́ю
- geceler hayır olsun!
- hayırlı geceler!
- gece kadısı -
12 gece yatısı
Übernachtung fbirinde \gece yatısına kalmak bei jdm nächtigenbir yerde \gece yatısına kalmak an einem Ort übernachten -
13 bir buçuk
1) eineinhalb, anderthalb\bir buçuk litre/kilometre eineinhalb Liter/Kilometer\bir buçuk saat önce/sonra eineinhalb Stunden vorher/nachher2) ( saati bildirirken) halb zwei\bir buçukta um halb zweisaat \bir buçuk es ist halb zwei -
14 make a night of it
gece boyunca eğlenmek, sabaha kadar eğlenmek, felekten bir gece çalmak -
15 make a night of it
gece boyunca eğlenmek, sabaha kadar eğlenmek, felekten bir gece çalmak -
16 sleep on it
bir gece düşünmek -
17 sleep on it
bir gece düşünmek -
18 overnight stay
bir gece kalma -
19 overnight
adj. bir gecelik, bir gece için olan, gece olan, aniden olan————————adv. geceleyin, kısa sürede, bir gecede————————n. dün gece* * *geceleyin* * *adjective, adverb1) (for or during the night: an overnight bag.) gece kullanılan, geceleyin2) (very quick(ly): He was an overnight success.) anîden, bir gecede -
20 Nacht
gece;Heilige \Nacht Noel gecesi;bei \Nacht geceleyin;in der \Nacht gece(leyin);die \Nacht von Samstag auf Sonntag cumartesiyi pazara bağlayan gece;in der \Nacht von Dienstag auf Mittwoch salıyı çarşambaya bağlayan gece;gestern \Nacht dün gece;über \Nacht bleiben gece yatısına kalmak ( bei -de) (in -de);als die \Nacht hereinbrach karanlık bastığında [o çöktüğünde];eines \Nachts ( geh) bir gece;bei \Nacht und Nebel ( fig) geceleyin gizlice;gute \Nacht! Allah rahatlık versin!;jdm gute \Nacht sagen birine “Allah rahatlık versin” demek;die \Nacht zum Tage machen geceyi gündüze katmak;über \Nacht ( ganz plötzlich) birdenbire
См. также в других словарях:
bir gecelik — sf., ği 1) Bir gece için, bir geceye ait 2) Bir gece içinde olup biten … Çağatay Osmanlı Sözlük
gece işi, körler işi — gece yapılan işin verimli olamayacağını anlatan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
gece — is. 1) Güneş battıktan gün ağarıncaya kadar geçen süre, tün, şeb, gündüz karşıtı Kel Hasan kumpanyası o gece bir komedi dram oynuyordu. O. C. Kaygılı 2) Bu süre içindeki karanlık 3) Eğlence, anma vb. amaçlarla geceleyin düzenlenen toplantı Bütün… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir — is. 1) Sayıların ilki 2) Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı 3) sf. Bu sayı kadar olan Bir kalem. 4) sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı) Bir adam sizi arıyor. 5) sf. Tek Allah birdir. 6) sf. Beraber Hep biriz, ayrılmayız … Çağatay Osmanlı Sözlük
geçe — 1. is., hlk. Karşılıklı iki yandan her biri, yaka Suyun öteki geçesi. 2. zf. Herhangi bir saat başını geçerek, geçerken Gece yarısını iki saat geçe, misafirler dağıldılar. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
gece kuşu — is., mec. 1) Geceleri gezmeyi seven kimse 2) Geceleri uyuyamayan kimse 3) Geceleri para karşılığı erkeklerle ilişki kuran kadın Bekâr arkadaşlardan birisi gece kuşlarından gözüne kestirdiği bir tazeyi otele davet etti. B. R. Eyuboğlu 4) hlk.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gece yatısı — is. Geceyi bir yerde konuk olarak geçirme Artık Ruhsar la gelir, gece yatısına kalırız. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
gece gündüz dememek — 1) vaktin uygun olup olmadığına bakmamak, vakit seçmemek 2) bir işi sürekli olarak, ara vermeksizin yapmak Bu müddet zarfında miralay bey gece demiyor, gündüz demiyor, ha babam ha çalışıyordu. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir karıyla bir koca, dırdır eder her gece — sıkıntı veya yalnızlık yüzünden iki dost bile birbiriyle dalaşır, anlamsız konuşur anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
gece körlüğü — is., tıp Beslenmede A vitamini yetersizliğinden ortaya çıkan bir hastalık belirtisi, tavukkarası … Çağatay Osmanlı Sözlük
gece yayı — is., gök b. Güneşin gök küresinde bir gün boyunca çizdiği çemberin ufuk altında kalan parçası … Çağatay Osmanlı Sözlük